| TÜRKMEN: Bay Christophides bir yandan devlet yapısının kurulmasını eleştiriyor ve diğer yandan Türk toplumunun Ankara'nın kontrolü altında bir piyon olduğunu iddia ediyor. Şimdiye kadar Türk toplumunun tüm süreçleri ve kurumlarıyla demokratik bir toplum kurmayı başardığını kendisinin de belirtmiş olmalı. Kendisi Türk Kıbrıs basınında Türk Kıbrıs liderliğine ve Türkiye'ye yönelik bazı eleştirilere atıfta bulundu. Özgür ve demokratik bir toplumda eleştiri bir yaşam biçimidir. Böyle bir toplumu kuklaların yönetmesi imkansızdır. Türk Kıbrıs liderliğinin başkanı olan Denktaş, 20 Haziran 1976'da dört adayın yarıştığı serbest seçimlerde %76.61 çoğunlukla seçilmiştir. Türk Kıbrıs toplumunun özgürce seçilmiş liderliği, kendisine verilen yetkiye uygun olarak Türk Kıbrıs halkı tarafından büyük bir destekle desteklenen politikaları uygulamaktadır.
Türk Kıbrıs liderliği sadece kendi halkına yetkilendirilmiş ve sorumludur, bu da demokratik toplumlarda olduğu gibi. Yunan Kıbrıs liderliği, bu nedenle adadaki muhatabının yalnızca Türk toplumu olduğunu kabul etmek konusunda daha iyi bir tavsiye alır. Bu bağlamda, Türkiye hükümeti adına, Türk toplumunca kabul edilebilir herhangi bir çözümün kesinlikle ve kendiliğinden Türkiye tarafından kabul edileceğini vurgulamak isterim. Yunan Kıbrıs topluluğunun temsilcisi tarafından kayıp veya yerinden edilmiş kişiler, kuzeydeki Rumların durumu, sömürgeleştirme vb. ile ilgili olarak ortaya atılan bazı sorular, Kuzey Kıbrıs Türk Federasyon Devleti'nin yetki alanına giriyor ve bu, kuzey Kıbrıs'ın tek yetkili otoritesidir. Bu nedenle, bu konulara kendimizin hitap etmeye cüret edemem. Eğer Türk toplumuna bu tartışmada eşit veya en azından adil bir katılım sağlanmış olsaydı, bu noktaların yeterince açıklığa kavuşturulmuş olacağından eminim."
|
|
